Difference between revisions of "TTMIK seviye 8 ders 2"

From Korean Wiki Project
Jump to: navigation, search
 
(One intermediate revision by one user not shown)
Line 15: Line 15:
 
  işleri hızlı toplamak
 
  işleri hızlı toplamak
  
7. 눈 에 넣어도 아프지 않다 = kişinin gözbebeği olmak
 
  
(넣다 = koymak, 아프다 = incitmek)
+
7. 눈 에 넣어도 아프지 않다 = kişinin gözbebeği olmak
 +
(넣다 = koymak, 아프다 = incitmek)
  
 
→ 눈 에 넣다 kelimenin tam anlamıyla “birinin gözüne bir şey koymak” anlamına gelir, ki bu çok yaygın bir şey değildir, ancak “눈 에 넣어 아프지 않다” kelimesinin bir parçasıdır, bu da “birisi o kadar değerlidir ki onu gözlerinin içine soksan bile incitmez ”. Bu cümlenin gerçek anlamı hakkında düşünmek biraz korkutucu olabilir, ancak bunu "kişinin her zaman gözünün önünde tutmayı istemek" olarak düşünün. Bu genellikle çocuklara karşı kullanılır.
 
→ 눈 에 넣다 kelimenin tam anlamıyla “birinin gözüne bir şey koymak” anlamına gelir, ki bu çok yaygın bir şey değildir, ancak “눈 에 넣어 아프지 않다” kelimesinin bir parçasıdır, bu da “birisi o kadar değerlidir ki onu gözlerinin içine soksan bile incitmez ”. Bu cümlenin gerçek anlamı hakkında düşünmek biraz korkutucu olabilir, ancak bunu "kişinin her zaman gözünün önünde tutmayı istemek" olarak düşünün. Bu genellikle çocuklara karşı kullanılır.
  
아이들 은 그 나이 때 정말 귀여워서 눈 에 넣어도 아프지 않아요.
 
(= O yaştaki çocuklar o kadar sevimli ki gözbebeğidir.)
 
  
8. 눈 에 띄다 = kaçırmak zor olmak; öne çıkmak
+
아이들 은 그 나이 때 정말 귀여워서 눈 에 넣어도 아프지 않아요.
  
(띄다 = tespit edilecek)
+
(= O yaştaki çocuklar o kadar sevimli ki gözbebeğidir.)
 +
 
 +
 
 +
8. 눈 에 띄다 = kaçırmak zor olmak; öne çıkmak
 +
(띄다 = tespit edilecek)
  
 
→ 띄다 fiilinin kendisi fark edilmek anlamına gelir, ancak neredeyse her zaman “눈” ismiyle birlikte “눈 에 띄다” ifadesini oluşturmak için kullanılır. Bir şeyin veya birinin "눈 에 띄다" olduğunu söylediğinizde, bu sadece gözlerinizi yakaladığı ve dikkat çekici olduğu anlamına gelmez, aynı zamanda bir şeyin çok iyi ya da korkunç olduğu için gözden kaçırılmasının zor olduğu anlamına da gelebilir. Birinin modası şaşırtıcı ya da tuhaf olduğu için öne çıktığında, “눈 에 띄는 패션” diyebilirsiniz ve birinin Korece konuşma becerileri etkileyici bir şekilde arttığında, o kişinin Korece'sinin “눈 에 띄게 늘 었어요” olduğunu söyleyebilirsiniz.
 
→ 띄다 fiilinin kendisi fark edilmek anlamına gelir, ancak neredeyse her zaman “눈” ismiyle birlikte “눈 에 띄다” ifadesini oluşturmak için kullanılır. Bir şeyin veya birinin "눈 에 띄다" olduğunu söylediğinizde, bu sadece gözlerinizi yakaladığı ve dikkat çekici olduğu anlamına gelmez, aynı zamanda bir şeyin çok iyi ya da korkunç olduğu için gözden kaçırılmasının zor olduğu anlamına da gelebilir. Birinin modası şaşırtıcı ya da tuhaf olduğu için öne çıktığında, “눈 에 띄는 패션” diyebilirsiniz ve birinin Korece konuşma becerileri etkileyici bir şekilde arttığında, o kişinin Korece'sinin “눈 에 띄게 늘 었어요” olduğunu söyleyebilirsiniz.
  
한국어 어떻게 공부 해요? 실력 이 눈 에 띄게 늘 었어요.
 
(= Nasıl Korece çalışıyorsunuz? Korece becerileriniz çok gelişti!)
 
  
9. 을 마주 치다 = gözler buluşuyor
+
한국어 어떻게 공부 해요? 실력 이 에 띄게 늘 었어요.
  
(마주 치다 = çarpışmak)
+
(= Nasıl Korece çalışıyorsunuz? Korece becerileriniz çok gelişti!)
 +
 
 +
 
 +
9. 눈 을 마주 치다 = gözler buluşuyor
 +
(마주 치다 = çarpışmak)
  
 
→ 마주 치다 tesadüfen “çarpmak” veya “birine rastlamak” anlamına gelir. Bu fiili 눈 ile kullandığınızda, iki kişinin gözünün buluştuğu anlamına gelir. “눈 을 마주 치다” dediğinizde, 눈, 치다 fiilinin nesnesidir ve ayrıca마주fiilinin öznesi눈 olmak üzere “눈 이 마주 치다” diyebilirsiniz.
 
→ 마주 치다 tesadüfen “çarpmak” veya “birine rastlamak” anlamına gelir. Bu fiili 눈 ile kullandığınızda, iki kişinin gözünün buluştuğu anlamına gelir. “눈 을 마주 치다” dediğinizde, 눈, 치다 fiilinin nesnesidir ve ayrıca마주fiilinin öznesi눈 olmak üzere “눈 이 마주 치다” diyebilirsiniz.
  
그 사람하고 눈이 마주쳤는데, 창피해서 고개를 돌렸어요.
 
(= Gözlerim onunkiyle buluştu ve utandım bu yüzden uzaklara baktım)
 
  
 +
그 사람하고 눈이 마주쳤는데, 창피해서 고개를 돌렸어요.
  
10. 눈 이 멀다 = bir şey yüzünden kör olmak, gözü kör olmak
+
(= Gözlerim onunkiyle buluştu ve utandım bu yüzden uzaklara baktım)
  
(눈 이 멀다 = kör olmak için)
+
 
 +
10. 눈 이 멀다 = bir şey yüzünden kör olmak, gözü kör olmak
 +
(눈 이 멀다 = kör olmak için)
  
 
→ Burada 멀다 fiili, “uzakta olmak” fiiliyle aynı ses çıkarır, ancak 멀다,  눈 ile birlikte kullanıldığında, gözlerinin ya kör olduğu ya da bir şey tarafından geçici olarak körlendiği anlamına gelir. Bu ifade genellikle "İsim + - 에 눈 이 멀다" biçiminde kör olmanıza neden olan şeyle birlikte kullanılır.
 
→ Burada 멀다 fiili, “uzakta olmak” fiiliyle aynı ses çıkarır, ancak 멀다,  눈 ile birlikte kullanıldığında, gözlerinin ya kör olduğu ya da bir şey tarafından geçici olarak körlendiği anlamına gelir. Bu ifade genellikle "İsim + - 에 눈 이 멀다" biçiminde kör olmanıza neden olan şeyle birlikte kullanılır.
  
그 사람 은 욕심 에 눈 이 멀었 어요.
 
(= Açgözlülüğü yüzünden kör oldu. / Açgözlülüğü gözünü kör etti.)
 
  
 +
그 사람 은 욕심 에 눈 이 멀었 어요.
  
11. 눈 이 부시다 = ışıltılı olmak, göz kamaştırmak
+
(= Açgözlülüğü yüzünden kör oldu. / Açgözlülüğü gözünü kör etti.)
  
(눈 이 부시다 = göz kamaştırıcı olmak; çok parlak olmak)
+
 
 +
11. 눈 이 부시다 = ışıltılı olmak, göz kamaştırmak
 +
(눈 이 부시다 = göz kamaştırıcı olmak; çok parlak olmak)
  
 
→ 눈 이 부시다, bir şeyin o kadar parlak olduğu ve onu doğrudan görmek için gözlerinizi açamayacağınız anlamına gelir. Bu ifadeyi ışıktan bahsetmek için kullanabilirsin, ama bunu birinin güzelliği hakkında da söyleyebilirsin.
 
→ 눈 이 부시다, bir şeyin o kadar parlak olduğu ve onu doğrudan görmek için gözlerinizi açamayacağınız anlamına gelir. Bu ifadeyi ışıktan bahsetmek için kullanabilirsin, ama bunu birinin güzelliği hakkında da söyleyebilirsin.
  
눈 이 부시게 아름다워요.
 
(= Güzelliğiniz göz kamaştırıyor.)
 
  
 +
눈 이 부시게 아름다워요.
  
12. 눈 하나 깜짝 하지 않다 = göze çarpmamak, gözünü kırpmamak
+
(= Güzelliğiniz göz kamaştırıyor.)
  
(하나 = bir, 깜짝 하다 = yanıp sönmek için)
+
 
 +
12. 눈 하나 깜짝 하지 않다 = göze çarpmamak, gözünü kırpmamak
 +
(하나 = bir, 깜짝 하다 = yanıp sönmek için)
  
 
→ Bir kişi tehdit edici veya şok edici bir söz veya eylemden şaşırmadığında veya etkilenmediğinde, 눈 하나 깜짝 하지 않다 ifadesini kullanarak kişinin ona göz kırpmadığını bile söyleyebilirsiniz. Benzer bir ifade "göz açıp kapayıncaya kadar" anlamına gelen 눈 깜짝 할 사이 에 şeklindedir.
 
→ Bir kişi tehdit edici veya şok edici bir söz veya eylemden şaşırmadığında veya etkilenmediğinde, 눈 하나 깜짝 하지 않다 ifadesini kullanarak kişinin ona göz kırpmadığını bile söyleyebilirsiniz. Benzer bir ifade "göz açıp kapayıncaya kadar" anlamına gelen 눈 깜짝 할 사이 에 şeklindedir.
  
그 사람 은 그런 말 을 들어도 눈 하나 깜짝 하지 않을 거예요.
+
 
= Bunu ona söyleseniz bile, gözünü kırpmaz.
+
그 사람 은 그런 말 을 들어도 눈 하나 깜짝 하지 않을 거예요.
 +
 
 +
= Bunu ona söyleseniz bile, gözünü kırpmaz.

Latest revision as of 01:38, 4 February 2021

Bu, 눈, gözler ile ilgili Gelişmiş Deyimsel İfadeler dersinin 2. bölümüdür! Bu seride tanıtılan ifadeleri tam olarak anlamak ve kullanmak için cümlenin gramer yapısını anlamanız çok önemlidir. Aşina olmadığınız bir gramer noktasıyla karşılaştığınızda, lütfen geri dönün ve ilgili dersleri gözden geçirin.

Anahtar Kelime
눈 = Göz

Bölüm 1'de aşağıdaki ifadeleri öğrendiniz. (Bkz.Seviye 8 Ders 1)

1. 눈 이 높다 = seçici olmak
2. 눈 밖에 나다 = kötü tarafa geçmek
3. 눈 을 붙이다 = biraz uyumak, kestirmek
4. 눈빛 만 봐도 알 수 있다 = tek bakışta anlayabilir 
(birinin gözlerine)
5. 눈 앞 이 캄캄 하다 = nereden başlayacağını 
bilmemek; umutsuz olmak
6. 눈썰미 가 좋다 = şeyleri hızlı öğrenmek için; 
işleri hızlı toplamak


7. 눈 에 넣어도 아프지 않다 = kişinin gözbebeği olmak
(넣다 = koymak, 아프다 = incitmek)

→ 눈 에 넣다 kelimenin tam anlamıyla “birinin gözüne bir şey koymak” anlamına gelir, ki bu çok yaygın bir şey değildir, ancak “눈 에 넣어 아프지 않다” kelimesinin bir parçasıdır, bu da “birisi o kadar değerlidir ki onu gözlerinin içine soksan bile incitmez ”. Bu cümlenin gerçek anlamı hakkında düşünmek biraz korkutucu olabilir, ancak bunu "kişinin her zaman gözünün önünde tutmayı istemek" olarak düşünün. Bu genellikle çocuklara karşı kullanılır.


아이들 은 그 나이 때 정말 귀여워서 눈 에 넣어도 아프지 않아요.

(= O yaştaki çocuklar o kadar sevimli ki gözbebeğidir.)


8. 눈 에 띄다 = kaçırmak zor olmak; öne çıkmak
(띄다 = tespit edilecek)

→ 띄다 fiilinin kendisi fark edilmek anlamına gelir, ancak neredeyse her zaman “눈” ismiyle birlikte “눈 에 띄다” ifadesini oluşturmak için kullanılır. Bir şeyin veya birinin "눈 에 띄다" olduğunu söylediğinizde, bu sadece gözlerinizi yakaladığı ve dikkat çekici olduğu anlamına gelmez, aynı zamanda bir şeyin çok iyi ya da korkunç olduğu için gözden kaçırılmasının zor olduğu anlamına da gelebilir. Birinin modası şaşırtıcı ya da tuhaf olduğu için öne çıktığında, “눈 에 띄는 패션” diyebilirsiniz ve birinin Korece konuşma becerileri etkileyici bir şekilde arttığında, o kişinin Korece'sinin “눈 에 띄게 늘 었어요” olduğunu söyleyebilirsiniz.


한국어 어떻게 공부 해요? 실력 이 눈 에 띄게 늘 었어요.

(= Nasıl Korece çalışıyorsunuz? Korece becerileriniz çok gelişti!)


9. 눈 을 마주 치다 = gözler buluşuyor
(마주 치다 = çarpışmak)

→ 마주 치다 tesadüfen “çarpmak” veya “birine rastlamak” anlamına gelir. Bu fiili 눈 ile kullandığınızda, iki kişinin gözünün buluştuğu anlamına gelir. “눈 을 마주 치다” dediğinizde, 눈, 치다 fiilinin nesnesidir ve ayrıca마주fiilinin öznesi눈 olmak üzere “눈 이 마주 치다” diyebilirsiniz.


그 사람하고 눈이 마주쳤는데, 창피해서 고개를 돌렸어요.

(= Gözlerim onunkiyle buluştu ve utandım bu yüzden uzaklara baktım)


10. 눈 이 멀다 = bir şey yüzünden kör olmak, gözü kör olmak
(눈 이 멀다 = kör olmak için)

→ Burada 멀다 fiili, “uzakta olmak” fiiliyle aynı ses çıkarır, ancak 멀다, 눈 ile birlikte kullanıldığında, gözlerinin ya kör olduğu ya da bir şey tarafından geçici olarak körlendiği anlamına gelir. Bu ifade genellikle "İsim + - 에 눈 이 멀다" biçiminde kör olmanıza neden olan şeyle birlikte kullanılır.


그 사람 은 욕심 에 눈 이 멀었 어요.

(= Açgözlülüğü yüzünden kör oldu. / Açgözlülüğü gözünü kör etti.)


11. 눈 이 부시다 = ışıltılı olmak, göz kamaştırmak
(눈 이 부시다 = göz kamaştırıcı olmak; çok parlak olmak)

→ 눈 이 부시다, bir şeyin o kadar parlak olduğu ve onu doğrudan görmek için gözlerinizi açamayacağınız anlamına gelir. Bu ifadeyi ışıktan bahsetmek için kullanabilirsin, ama bunu birinin güzelliği hakkında da söyleyebilirsin.


눈 이 부시게 아름다워요.

(= Güzelliğiniz göz kamaştırıyor.)


12. 눈 하나 깜짝 하지 않다 = göze çarpmamak, gözünü kırpmamak
(하나 = bir, 깜짝 하다 = yanıp sönmek için)

→ Bir kişi tehdit edici veya şok edici bir söz veya eylemden şaşırmadığında veya etkilenmediğinde, 눈 하나 깜짝 하지 않다 ifadesini kullanarak kişinin ona göz kırpmadığını bile söyleyebilirsiniz. Benzer bir ifade "göz açıp kapayıncaya kadar" anlamına gelen 눈 깜짝 할 사이 에 şeklindedir.


그 사람 은 그런 말 을 들어도 눈 하나 깜짝 하지 않을 거예요.

= Bunu ona söyleseniz bile, gözünü kırpmaz.